102 yıl önce bugün bir vapur, kurtuluş mücadelesinin başlangıç sembolü oldu. Bu vapur; esaret altında alınmak istenen bir ulusun, damarlarında taşıdığı bağımsızlık hücrelerini harekete geçiren tiz bir sesti belki başlangıçta. Dalga dalga tüm vatana öyle bir yayıldı ki bu ses; kimi zaman bir ananın çığlığı, bazen bir yaralının feryadı, bir ordunun hücum direktifi ve nihayetinde bir ulusun bağımsızlık şarkısı oldu. Milletleri millet yapan bağımsızlık şarkılarıdır; tam bağımsız olmayan hangi ulusa, ulus denilebilir? Bu gerçeğin ışığında Kurucu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk, 19 Mayıs 1919'da milli bağımsızlık için silahsız çıktığı Samsun'da en güçlü silahın milli irade gücü olduğunu tüm dünyaya kanıtlamış ve milli esareti kırma yolunda ilk adımı atmıştır.

Cumhuriyetin ilk yıllarında Sportif müsabakalarıyla anılan bu özel gün, gençlere armağan edilmiş; milli irade ruhu gençlerin çevik bedenlerinde can bulmuş, zekalarıyla temsil olunmuş ve ahlâklarına emanet edilmiştir.

Bu duygularla, Gazi Mustafa Kemal ve silah arkadaşları ile bu vatan için canlarını seve seve feda eden aziz şehitlerimizi rahmet, minnet ve saygıyla anıyor; 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'nı kutluyorum.