Page 26 - 81 Çalıkuşu Bilecik 2. Sayı
P. 26
Tablo 1’de Computers & Industrial Engineering isimli dergide yer verilmiş olan “Decision analysis related to
the renewable energy investments in Turkey based on a Fuzzy AHP-EDAS-Fuzzy FMEA approach” isimli
makaleden alınmış Tablo 1’i incelemek bize fikir verebilir. Tablo 1’de de görüleceği üzere 2017 yılında dünya
genelindeki toplam 13.558.111 kiloton petrol eşdeğeri (ktep) enerji arzının 1.936.697 ktep gibi küçük bir kısmı
yenilenebilir enerji kaynaklarına ait. Toplam 1.936.697 ktoe yenilenebilir enerji arzının enerji kaynaklarına
göre dağılımı incelendiğinde 1.328.840 ktep’in biyoyakıtlardan, 351.028 ktoe’nin hidroelektrikten ve 256.829
ktoe’nin rüzgar, güneş vb. kaynaklardan karşılandığını görüyoruz. Toplam 1.936.697 ktep yenilenebilir enerji
miktarının bölgelere göre dağılımına bakıldığında 2017 enerji arzında Asya Pasifik 789.941 ktep ile ilk sırada
yer alırken, Ortadoğu 2998 ktep ile son sırada yer alıyor [2].
Tablo 1. 2017 yılında Dünyadaki toplam birincil enerji arzı (ktep) [2].
Toplam
Rüzgar, Biyoyakıtlar yenilenebilir Tüm enerji
Kömür Doğalgaz Nükleer Hidro Petrol kaynaklarının
güneş, vs. ve atıklar enerji toplamı
kaynakları
Asya
Pasifik 2806021 630166 130299 144420 125995 519526 1459583 789,941 5816010
Kuzey
Amerika 360451 807396 247755 62500 46817 123933 976019 233,250 2624871
Avrupa 321869 504120 244092 49751 67442 174284 635011 291,477 1996569
Avrasya 155893 481846 53962 21428 235 8521 188072 30,184 909957
Afrika 109577 122599 3698 10540 6090 367459 191290 384,089 811253
Orta
Doğu 3792 418173 1958 1517 564 917 322644 2998 749565
Merkez
&
Güney 32331 142435 5720 60872 9686 134200 264642 204,758 649886
Afrika
Toplam 3,789,934 3,106,735 687,484 351,028 256,829 1,328,840 4,037,261 1,936,697 13,558,111
Peki ya Türkiye?
Türkiye, dünyanın 17., Avrupa’nın ise 6. büyük ekonomisidir [3]. Dolayısıyla, Türkiye’nin son yıllarda birlikte
birincil enerji tüketimi artmış durumda olduğunu söyleyebiliriz [4]. Türkiye’de ayrıca her türlü enerji kaynağı
mevcut, ancak şu anda kullanılan santraller ülkemizin enerji ihtiyacını karşılamaya yetmiyor. Bu nedenle Tür-
kiye ihtiyacı olan enerji arzının yarısından fazlasını ithal ediyor. Halihazırda Türkiye’nin ülkedeki enerji talebini
karşılamaya yönelik arzının %56’sı fosil yakıtlı enerji kaynakları ve %44’ü hidroelektrik olmak üzere yenile-
nebilir enerji şeklinde gerçekleşiyor [5]. Ülkemizin bu alandaki hedeflerinden biri, yerli enerji kaynaklarının
enerji üretimini arttırarak fosil yakıtların kullanımını azaltmak ki böylece sera gazı emisyonlarını azaltabilmek
şeklinde [4].
Ülkemizde 2011 yılında yenilenebilir kaynaklar için yeni ve güncellenmiş teşvikler getiren “Yenilenebilir
Enerji Kanunu 7” yürürlüğe girmişti. Bu çerçevede, yerel olarak üretilen ekipmanları kullanarak yenilenebilir
enerji üretiminin arttırılması amaçlandı. 2023 yılına kadar elektrik üretiminin %30’unu yenilenebilir enerji kay-
naklarından üretmesini öngören Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından çerçevelenen 2010–2014 ey-
lem planı aslında çok önemli. Araştırma ve geliştirme faaliyetleri ile güneş enerjisi ve/veya biyokütle kullanan
şirketlere bazı yatırım teşvikleri kanun kapsamındadır [6].
22 23